17 Nisan 2012 Salı

analar babalar... sizde nasıl yürek var?...



Çocuk arifesi çevremde gözlemlediğim bazı detaylar bana daha da itici gelmeye başladı. Hassaslaşmanın ve aşırı tepkilerin, eşimden ziyade bende gözlemlenmesi ayrı bir yazı konusu zaten. Utanmasam aşericem.

6 Nisan 2012 Cuma

iki hayat, iki kanepe...


Her ne kadar 30’lu yaşlarının henüz başında olsa da, kendisini 50’lerinde hissediyordu Erkan… Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nde doktora yapıyordu. Pek çok ek araştırma da cabası... Çoğu zaman evinden dışarı çıkmaz, o çok sevdiği kanepesinde, üzerine battaniyesini, kucağına lap topunu alıp, tüm gününü çalışarak geçirirdi.

4 Nisan 2012 Çarşamba

alışmadık cepte telefon...


Yenildim…

Uzun süredir akıllı telefonlara karşı yürütmüş olduğum çetin mücadele son buldu. ‘O ne abi, herkesin elinde bi ayfon, mal mal bakıyorlar, uyuz oluyorum’ diyerek aklımca aşağıladığım, posta koyduğum, hor gördüğüm  akıll cep telefonu teknolojisi sonunda galip geldi ve kendime en akıllısından bir tane aldım. Akıllı telefon aldım, dur şu aklımı bir kenara koyayım, o kadar para verdikten sonra artık hiçbir şey düşünmeme gerek yok refleksi benim bünyede de tezahür eder mi bilinmez ama ben de hayatı inanılmaz kolaylaştırıyor gazlarıyla hayatını anlamsızca karmaşıklaştıran zombi sürüsüne dahil oluverdim işte...